15 Şubat 2011 Salı

Korkunun Dehşeti / Kay Hooper

Bu kitap bu güne kadar okuduğum kitapların içinde gerçekten en iyisi, en sürükleyicisiydi. Yazar kitapta muhteşem bir dil kullanmış ve merak duygumuzu her sayfa da daha da arttırmayı başarmış. Kitapta kısaca, bu dünyadan başka bir gri dünyanın olduğu, bu dünya ile gerçek dünya arasında sıkışan ruhlar olduğu ve bu dünyanın bir sahibi olduğundan bahsedilmiştir. Bu gri dünyanın sahibi çocukları, kadınları, işçileri ve erkekleri öldürerek onların ruhlarına sahip olmuş ve hayatta kendi yapmak istediklerini o ruhlar sayesinde yapmıştır. Diana ve Quentin de bu katilin kim olduğunu bulmaya çalışmakta ve bu esnada yaşadıkları korku dolu olaylar anlatılmıştır. Bir at çiftliğinde yerin altında bir kapı ve mağara ortaya çıkarılmış, ve bu mağara da cesetler ortaya çıkmıştır, hiç günahı olmayan insanların kemikleri bulunmuştur. Tüm bu olaylar yaşanırken Diana bir gizil olduğunu ve gri dünyaya geçebildiğini öğrenir, o dünyada aslında kardeşi Missy'nin de bulunduğunu, gri dünyaya hapis olduğunu anlar. Onu kurtarmak için katili bulur, katil otelin kahyası çıkar, aslında onun da ruhuna girmiş başka bir ruh yani şeytan vardır. Quentin ve Diana şeytanı bir kapıdan sokar ve böylece şeytan bir daha yeryüzüne gelip başka insanların içine giremez ve böylece gri dünya da yaşayan tüm ruhlar özgürlüğe kavuşmuş olurlar.
Korkunun dehşeti yazarın son kitabı olma özelliğini taşıyor. Bundan önceki eserleri ise; Şeytanın Fısıltısı  ve Korku Avı. Ben yazarın bu kitabından gerçekten çok etkilendim ve kitabı kısa sürede bitirdim. Şimdi sıra diğer eserlerini okumakta... Kesinlikle kitabı okumanızı tavsiye ederim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder